"Yağmurla gelenler"

Biraz yağmur yağdı mı dostlarım harekete geçer...rahatça dolaşırlar ama yine de adımlarımıza dikkat edelim...o çıtırtıyı duymak istemeyiz! Güney batı rüzgarlarıyla Sahra'dan gelen çöl tozları demir içeriği bakımından  zengindir...bu yüzden kızılımsı renkte olur...bu hafta bolca göreceğiz galiba... ilk bakışta yağışlar ile yere inen bu tozların etkisini kir, çamur gibi düşünenler işin diğer boyutunu düşünemiyor...Bu taşınım ve dönüşüme uğrayan demirli ve fosforlu tozlar küresel ısınma nedeni olan CO₂’i azaltmaktaymış...
Nasıl mı!?. Toprak ve suyu besleyerek  bereket getiriyor, tozla birlikte uçuşan bakteriler, mantarlar yağmur bulutları ile buluşup  aktifleşiyor ve güneş sayesinde dönüşüm hızlanıp, demir miktarı artıyormuş... Anadolu insanının  “Nisan yağmuru koyunun sırtında et, tarlada ot yapar.” demesi boşuna değil...demir bakımında eksik olan okyanuslar yine bu tozlar sayesinde besleniyor... plankton( canlı deniz organizmaları) büyümekte ve nihayetinde karbondioksit tüketerek deniz dibine batmakta...yine karbondioksit azalıyor!. Küresel ısınma sonucu oluşan çölleşme, toz kümeleri ve içerikleri ile dengelenmekte... Hatta Afrika'dan havalanan bu tozlar  Amazon'a ulaşıp bitkilerin büyümesini, fosfor bakımından zenginleşmesini sağlamaktaymış...Sonuçta yetişen büyük yapraklı bitkiler karbondioksiti emiyor...yine karbondioksit azalıyor! 
Biraz alerjiler azacak, biraz  migren, biraz baş ağrısı ve tansiyon dengesizlikleri olacak, pencerelerimizin camları, arabalar biraz kirlenecek ama ..sonucunda faydalı bir döngünün işaretleri bunlar...doğa beslenip coşacak, dengelenecek ve dünyamızda karbondioksit miktarı  azalacak...