10 Nisan 2012 Salı

"Kımbıl"ın Hikayesi



















2006 yılıydı...Yedikule'de evimize çok yakın bir Pet Shop ve veteriner kliniği açılmıştı...oğlumla önünden geçerken içerideki yavru İran kedilerine bakıp bakıp duruyorduk...günler sonra karar vermiştik; birini alacaktık...dükkanın önüne geldiğimizde kapalı olduğunu gördük...heyecanımızı kaybetmeden ertesi gün yine dükkana gittik, yine kapalı...içerde kafeste kediler, köpek yavruları perişan...arka tarafındaki odadan da kedi sesleri geliyor...esnafa sorduk anlattılar: dükkanın sahibi komşu dükkandan dört adet araba lastiği almış.."parasını sonra veririm" demiş...bir iki gün sonra lastikçi parayı istemeye gelmiş...adam "üzerimde yok, yarın hallederiz, bir yere kaçmıyoruz ya komşum" benzeri şeyler söylese de lastikçi israr etmiş, adam vermemiş...ve sonunda lastikçi  pet shop sahibini vurmuş...öldürmüş...dükkan günlerdir kapalı kalmış...
Ertesi gün son bir şans dükkana bakalım dedik; bu sefer de tamamen boşaltılmıştı...üzüldük ama ne çare...başka bir yerden bakarız diye konuyu kapadık. Bir ay sonra babam kedileri için mama aldığı arka mahalledeki bir dükkanda bir İran kedisi görmüş... kedi aslında güvercin ve kuş yemi satan bu dükkanda bir kafesin içinde bütün gün kapalı kalıyormuş...git bir bak dedi...refleks olarak Poyraz ile birlikte dışarıya çıkarken babamların kedi taşıma çantasını aldık, dükkana girdiğimizde kafesin içinde  kediyi gördük ve birbirimize tamamdır gibilerinden baktık...yemci kedinin hikayesini anlattı: caddedeki dükkanın sahibi vurulup ölünce, dükkanı tasviye etmişler...bu sırada bizim yemci de bazı malzemeleri üç beş kuruşa satın almış...arka odada tedavi için bekletilen bir kedi varmış...bunu da al da kurtar ölecek demişler, hatta kedinin karnesini bile vermişler...hikaye bu ya yemci sahiplerini aramış...bu gün yarın geliriz deseler de  giden gelen olmamış...kediyi kafesten çıkardığı anda doğruca bizim yanımıza geldi...taşıma çantasının kapağını eliyle açıp içine girdi ve oturdu...bir "hadi artık gidebiliriz" demediği kaldı! Masrafları için 50 lira verdik,o da bize  karnesini bir de dükkandan kalan bir tüy fırçasını eşantiyon olarak verdi...O gün bu gündür bizimle Kımbıl ...hassas, sakin bir kedi...Leo ile Cihangir'de deniz manzaralı bir balayı sonrası gebe kalmıştı...ama doğum gecikince tek yavrunun da öldüğünü anladık...ameliyat, kısırlaştırma...biraz üzüntü...hastalıkları bitmedi sonrasında ama bu yıl her şey yoluna girdi...şimdi 7=44 yaşında...umarım böyle de gider... iyi ki varsın!

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder