2 Mart 2012 Cuma

Işık Dosyası -3-


Bir görüntünün elde edilmesinde insan gözünün veya görüntü kaydedici araçların görüntü oluşturabilmesi için ışık gereklidir. Sinema, tv, fotoğraf, kamera teknolojilerinde ve iç mekanlarda aydınlanmak için kullandığımız ışık;  resim, fotoğraf ve benzeri plastik sanatlarda sanat eserine anlam kazandıran en önemli faktördür.  
Aydınlatma nesneler ve çevrelerinin görülebilmesi amacıyla ışık uygulanması, alıcının önünde yer alan konunun ya da görünçlüğün ışıklandırılmasıdır.
Işık, nesneleri görünür kılar,  
Işık, siyah-beyaz ayrıntıyı belirler,
Işık, mekan ve derinliği sembolize eder,
Işık, atmosfer yaratır,
Işık, imgesel anlatım aracı olarak kullanılabilir.
Işığın fiziksel etkileri,  psikolojik etkileri, görünür olma, görüntüyü aktarma (fotoğraf, film yüzeylerine pozlandırarak aktarma), pozlandırma…
Işık cisimleri görünür kılmasıyla birlikte bize yine cisimlerin formları, dokuları, hacimleri hakkında bilgi verir. Aynı zamanda fiziksel ortam hakkında bilgilendirir. Gece gündüz, saat, mevsim farklılıklarına göre ışık ve gölge değişimleri olur. Hepsinin ötesinde dünyayı algılayışımızı etkiler ve psikolojik olarak bizi etki altında bırakır. 
Sert karakterli bir ışıkla yumuşak karakterli bir ışığın etkisi aynı olmaz. Gölgesiz cisim derinliksiz, iki boyutlu olarak algılanır. Işık bir kaynaktan noktasal olarak geldiğinde karakteri serttir. Spot konumunda kullanılan, mercekle toplanmış ışıklar bu karakterdedir, derin gölgeler yaratır.
Kaynağın yüzeyi genişledikçe detaylar-dokular keskinliğini, gölgeler ise sertliğini kaybeder. Flat aydınlatma-düz aydınlatma ile gölgesiz ortamlar yaratılır. Gölgelerin yokluğuyla  dinamizm ve kontrastlık etkisi de yok olur. Indirect aydınlatma şekilleri buna örnektir.

                          Karşıdan Flat(düz-kabak aydınlatma)

                       Reflektör üzerinden indirect aydınlatma

Işığı yansıtıcılar yardımıyla yönlendirmek, mercekler yardımıyla toplamak, yine ışık  yumuşatıcı malzemeler, diffuser file ve kumaşlardan tasarlanmıış flag (flama), barn door (kepenk) lerle ışığı kısmak, açmak, yönlendirmek… gölgelerden korkmamak, bilinçli gölge yaratmak ve kullanmak… Görüntüde veya ortamda var olan bir kaynağı seyirciye hissettirmeden güçlendirmek  ana hedef olmalıdır.

*Klasik Aydınlatma Stili: Homojen bir ışık ya da tek ışık kaynağı ile yapılan aydınlatmadır. Fazla kuvvetli ve aydınlık bölgeler bulunmaz, efekt ışığı kullanılmaz.


*Dramatik Aydınlatma Stili: Sinema ve tiyatroda vb. bol efekt ışığı kullanılabilir. Çok gölgeli kısımlar ile efekt ışıklarının verdiği aydınlıkta kalan kısımlar kontrastlık sağlayarak dramatik etki yapar.

*Sert Işık: Belirgin keskin gölgeler meydana getirir ve belirli tarafa yönlendirilmiş ışıktır. Fokus edilmiş spotlardan elde edilir. Sert Işıkların yapısı ayna, lamba, mercek ve fokuslama işlemini yapabilecek olan mekanizmadan gelir.

*Yumuşak Işık: Aydınlatma açısı geniş kaynaklardan gelen ve genellikle yansıtılarak dağıtılmış olan ışıktır. Gölge yapmadığı için dolgu ışığı olarak kullanılır. Bu ışık kaynaklarında lambadan çıkan ışıklar, lambanın karşısına monte edilen reflektörden yansıyarak gelir.


*Işığın parlaklığı: Işığın şiddetinin, yoğunluğunun bir ifadesidir. Işık ölçer (pozometre) ile ölçülür. Konunun aydınlatılması, konu ile ışık kaynağı arasındaki mesafeye bağlı olarak değişir. Bu oran aydınlatma şiddetini ifade eder. Aydınlatma şiddeti konu ile ışık kaynağı arasındaki uzaklığın karesi ile ters orantılı olarak değişir.

*Işığın rengi: İnsan gözünün ışığa ve renklere karşı gösterdiği tolerans nedeniyle her türlü ışık kaynağında cisimleri gerçek renklerine yakın renklerde görürüz. Pozlandırma yaptığımız filmler gözümüz kadar yetenekli değildir. Filmler ışık kaynağının  baskın rengi (renk ısısına göre) ne ise cisimleri o renge boyar. Örnek verecek olursak; gün ışığı film (daylight) kullanılarak ev ampulü altında yapılan çekimlerde fotoğraflar turuncu renge, floresan lamba ışığı altında ise mavi ve yeşile boyanırlar. Bu durum farklı ışık kaynaklarının  farklı renk ısılarına sahip olmasından kaynaklanır.

*Işığın Kontrastlığı: Cisimleri aydınlatan ışığın cisim üzerinde yarattığı en açık ve en koyu noktalar arasındaki yoğunluk farkıdır. Işık kaynağının noktasal olması, konuya yakın olması, direkt gelmesi kontrastı arttırıcı etkenlerdir. Kaynağın geniş bir yüzey olması, konuya uzak olması,yansıyarak veya süzülerek gelmesi ise  kontrast etkisini azaltır. Güneşli bir hava, direkt flaş ışığı konuları yüksek kontrasta taşırken, kullanılan ışığın tavandan, duvardan yansıtılarak konuya gelmesi düşük kontrasta neden olur.

Kullanılacak ışığın yapısını tespit ederken, hangi özellikleri ortaya çıkarmak istediğimizi göz önünde bulundurmak zorundayız. Aksi takdirde yüzde meydana gelen gölgelerin oluşturduğu şekiller yüzdeki ifadenin  olduğundan daha farklı görünmesine sebep olacaktır. Özel bir efekt gerekmediği zaman az ya da fazla verilen ışık konuyu olduğundan çok farklı hatta tanınmayacak hale getirir. Bu en istenmeyen durumdur. Normal bir ışık düzeni aşağı yukarı bütün yüzlerde aynı etkiyi yapar. Değişiklik sadece farklı yüz hatlarındadır. Bir insanın yüzünü aydınlatırken, insanın başının silindirik yapıda olduğu unutulmamalıdır. Bundan dolayı tek bir ışık vererek yapılan aydınlatmada, sadece ışığın geldiği taraf aydınlanıp, diğer taraf karanlıkta kalacağından (dramatik etki tam olsa da) gözümüz veya kamera tekdüze, detaysız, derinliği olmayan, iki boyutlu bir fotoğraftan farksız bir görüntü olarak algılayacaktır. Böylece, bir insan başını ve yüzünü  aydınlatırken tek olarak verilen ışığın-özel efektler hariç-yeterli gelmediği ve üçlü ışık kombinasyonunun kurulması gerektiği ortaya çıkmaktadır.    




Hiç yorum yok:

Yorum Gönder