27 Haziran 2012 Çarşamba

Bodrum...Bodrum...Torbaaa!




3-4 ay önceden; indirimli tatil avantajı ile torbadan "Bodrum/Torba" tatili çıkmıştı...pek benim tarzım değildi ama deneyip görmekte fayda vardı belki de..."Voyage" Otel ya da Tatil köyü...çok yeni bir tesis olmadığı için çevre düzeni ve botaniği tam anlamıyla oturmuştu...özellikle Begonviller ağaç olmuştu... Okaliptus ağaçlarının üstünde sabahın sessizliğinde arı sürüsünün sesini, karatavuklar, alakargalar, iskete ve bülbülleri dinledik...  ...çevre sakini canlılar arada yüzlerini de gösteriyordu...





İlk izlenimler ve ilk iki gün sakin bir şekilde ne olduğunu anlamadan adapte çalışmalarıyla geçti...açık büfe, her şey dahiller ve güzel bir tekne turu bu adaptasyonu hızlandırdı...Cennet koyunda sonsuza dek kalabilirdim!..deniz oldukça temiz ama tabi ki çok tuzluydu...Torba koyunun sığ sularında ayaklarımızın altında yüzen balıklar avcı ruhumu taciz ediyordu...neyse ki hazırlıklı gelmiştim...olta takımlarını hazırlayıp üçüncü sabah  yem sorununu da şef aşçıdan aldığım çiğ tavuk göğsüyle çözmüş bir şekilde sahildeydim... Sıcak, sabahın 7:00'ında etkili olmaya başlayınca bir iki küçük balığı da denize geri göndererek erkenden döndüm...sinaritler, levrek ve karagözler, çipura sürüleri, isparoz ailesi, kefaller, küpes, sarpa ve tanımadığım bir çok balığın orada olduğunu bilerek hiç olmazsa bir gün daha olta atmam gerek dedim...






Suya daldığımda gördüğüm "pina" lardan(oldukça büyük, kuma saplı yaşayan bir midye türü )üç tane çıkarıp bu kez akşam denizin kıyısında hatta içindeydim...sinarit palazı açılışı yaptı arkasından, melanur, karagözler ve nihayetinde porsiyonluk çipura...yem iş görmüş...zevkimi almıştım...küçükler denize geri iade edildikten sonra geriye bir çipura ve sinarit palazı kalmıştı... onları da Doktor Jimmy adındaki orijinal kişilik-tekne turu operatörüne verdim...biz deniz, çarşı-pazar derken tesis bir anda doluvermişti...çalışanlar hiç bir şeye yetişememeye başladılar, kibarlıkları kayboldu, eller ayaklar birbirine dolandı...kolay değil 1500 kişiye servis vermek...işte dedim "dört günden fazlası zarar"...gerçi tatil havasına yeni yeni girmeye başlamıştık ama...evim evim güzel evim ve Kımbıl bekliyordu bizi!...Bir kaç gündür sürekli gittiğimiz Deniz Müzesi'ne son gün de uğrayıp bir iki deniz kabuğu aldık kolleksiyonuma...müze bence bu tatilin en olumlu keşfiydi...Bodrum teknelerini, Yunanistan yapımı teknelerin modellerini, tekne taşımacılığı ve sünger avcılığı ile ilgili bilgi ve görseller, geniş bir deniz kabuğu kolleksiyonu...

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder