24 Kasım 2012 Cumartesi

1-siyah rugan ayakkabılar



Eski günlerde otelin girişindeki makinede parlattığı gibi parlattı ayakkabılarını...metronun yürüyen merdivenlerinden inerken kenardaki fırçaya sürterek...aslında o sürtmüyordu...aşağı inerken açısını değiştirdiği ayağı ve ayakkabıları sırasıyla  boydan boya fırçalanıyordu...pırıl pırıl olmuşlardı eski günlerdeki gibi...bir beyefendi kılık kıyafetine azami özeni göstermeliydi...öyle değil mi kuzum! Peronda metroyu beklerken sarı çizgiye bastı ayakları...yüzünü göremedim...görebildiğim sadece siyah, parlak, rugan ayakkabılar...sanki hiç giyilmemişler gibi...sonra yüzünü döndü olduğum tarafa...yüzü yoktu!...gövdesi...kolları, bacakları, ayakları...ayakkabıları da yoktu!..Çünkü adam yoktu...oysa sarı çizgi, metro, metronun yürüyen merdivenleri ve yüzlerce adım yerli yerindeydi...her günkü gibi! 

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder