Eskiden bir izocam reklamı vardı tv'de:Kapıcının koşuşturmaktan tabanlarının şiştiği... "Kapat şu kaloriferi kapıcı pişiyoruz!"diyordu bir apartman sakini...diğeri de"aç şu kaloriferi kapıcı donuyoruz!" diye sesleniyordu...
bir içeri bir dışarı sürekli ısı değişimlerine maruz kaldıkça daha çabuk hasta oluyoruz...Bir de Hipotermi var: Vücut ısımızın 37 derecenin altına 35 derecelere düşmesiyle, soğuk havalarda maruz kalınan ıslanma ve ıslak kalmayla gerçekleşiyor...Bulunulan ortama göre gerçekleşen ısı alışverişi sonucunda soğuk ortamlarda vücut ısı kaybetmeye başlar...35 derecenin altında 32 derecelerde bilinç kaybı gerçekleşir...sonrasındaki düşüşlerde varılacak sonucu söylemeye gerek yok! Yıllar önce bir çizgi film stüdyosunda çalışırken aldığım ilk maaşla kaldığım çatı katına bir şömine yapmıştık...üst kısmını çay ocağı "davlumbaz"ından kotardık ama iş görüyordu...şimdi bir şömine olsa da bir iki odun atıp seyre dalsak kıvılcımları, alevleri...külüne de patates gömsek!
Biranın üzerinde soğuk içiniz yazar; bütün meşrubatlar da soğuk içilince keyif alınıyor...özellikle buzzzz gibi bir bira... buz,su ve tuz karışımı en hızlı soğutmayı yapıyor! Ya da dondurucuda soğutacak, hatta bira bardağını da dondurucuya kısa bir süre koyacaksınız...Soğuk, buz dedik; akla hemen buzlu çay, frappe,limoncello geldi...
limoncellonuzu evde kendiniz yapabilirsiniz!
Gerekli malzemeler:
- 10 orta boy limon(büyükse daha az sayıda yeterli)
- 1 litre %95 alkol
- 1 litre su
- 800 gr şeker
- 1 litre %95 alkol
- 1 litre su
- 800 gr şeker
Limonları sarı kabuk kısmını soyun. Beyaz zarı kalsın. Kapağı hava almadan kapanacak bir şişeye koyun. Üzerine alkolü ekleyip, kapatın. Şişeyi 5 gün süreyle karanlık bir yerde tutun ve her gün düzenli bir şekilde bir defa sallayın. 5 gün sonra suyu ve şekeri bir tencereye koyun, şeker eriyene kadar ısıtın. Limonlarla karıştırın. Bu karışım bir gün bekledikten sonra, limonların zarlarını çıkarın. Bir huni ve tülbent yardımı ile süzerek şurubu şişelere boşaltın. Afiyet olsun!
Kış günlerinden bir klasik var sırada : Salep
Gerekli malzemeler:
(1 Litre Salep için)
*1 litre soğuk süt
*1 çay kaşığı (aktardan saf olarak alacağınız)salep
*1 çay kaşığı nişasta
*1 paket vanilya
*Biraz tarçın
*Biraz toz şeker
*1 litre soğuk süt
*1 çay kaşığı (aktardan saf olarak alacağınız)salep
*1 çay kaşığı nişasta
*1 paket vanilya
*Biraz tarçın
*Biraz toz şeker
1 tepeleme tatlı çay kaşığı salep ve 1 tepeleme çay kaşığı nişastayı , biraz şekerle birlikte küçük bir kasede karıştırın. Biraz ılık süt ile ezerek bulamaç haline getirin. ocakta kaynayan 1 litre süte hazırladığınız karışımı yavaş yavaş ekleyerek bir yandan çırpın. Tadına bakarak dilediğiniz kadar şeker ekleyin, kısık ateşte yarım saat kadar kaynattıktan sonra ocaktan almaya yakın 1 paket vanilya ekleyin. Servise hazır...kupa yerine ince porselenden, eskiden kalma koca bir fincanınız varsa daha da keyifli... bol tarçın ilavesiyle!
yudum yudum için aman dilinizi yakmayın!
Nişastalı salep tarifine gelince.
Gerekli malzemeler:
*1 tatlı kaşığı nişasta
*1 tatlı kaşığı patates nişastası *1 tatlı kaşığı pirinç unu *1 su bardağı süt *1 1/2 çorba kaşığı toz şeker |
Tencerede nişasta, patates nişastası ve pirinç ununu hafif kavurun. Daha sonra süt ve toz şekeri ekleyiniz. Kıvamını alıncaya kadar pişiriniz. Tarçını unutmayın!
|
Sıcak renkler içimizde canlılık, neşe ve hareket getirir kırmızı ile ateş sıcaklığını, turuncu ile güneş ışığı etkisini, sarı ile de ışık ve aydınlığı duyumsarız...
Yeşil, mavi, mor gibi soğuk renkler ise genel olarak hüzün, rahatlık ve durgunluk etkisi verirler.
"Aramız soğudu" deriz ilişki sıcaklığını kaybedince..."serin kanlı" insanlar panik yapmaz, renk vermezler,"sıcak kanlı" insanlar da birbirleriyle çabuk kaynaşır, her ortama uyum ağlarlar...Ciddi olaylar karşısında serin-soğuk, ilişkilerinizde ise sıcak kanlı olun!
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder