o yıllarda sınıfta elektrik ile ilgili basit devreler kurar, deneyler yapardık...genelde o dönemin pilleri büyük, orta boy, yassı pil olarak sınıflandırılıyordu...kalem pil ise fenerlerin içinde daha yeni yeni kullanıma girecekti...o fenerler yeşil şapkalı, parlak metalden ve dolma kalem gibi cebe takılabilen, ilk kez doktorların kullandığı fenerlerdi...en çok da kırmızı beyaz yassı pilleri kullanırdık; 4.5 voltluk...o dönemin pil markalarından Kivi, Pilma, Berec, Petrix'i hatırlıyorum ...bol bol akardı o zamanlar piller oyuncağın ya da radyonun içine...sonra çelik seri, altın seri falan çıktı...onlar daha az akıyordu!Pilin tadına bile bakardık dilimize deydirip! Bir pil reklamını hatırlıyorum: bakkal amca "Ali , Veli, Selami pil getirin" diye seslenir, onlar da kocaman bir pili taşıyarak getirirlerdi!...uzun ömürlü pil o zaman dev gibi olmak zorundaydı...sonra Duracell çıktı ortaya...
Ayıcık ve tavşan Duracell'in normal ucuz çinko karbon pillere göre çok daha uzun kullanım ömrüne sahip olduğunu kanıtlamaya çalıştı reklamlarda.
Eskiden gücü azalan pilleri atmaz; biriktirir ve birleştirip kullanırdık...seri, paralel bağlama yapardık...minik ampulleri yakardık, çivi üzerine sardığımız bobin teli ile mıknatıslanma deneyleri yapardık...
o günlerde mucizevi bir güçtü pil benim için...yıllar geçti bir şey fark ettim...artık ne zaman bir pili elime alsam; elimde, kolumda inanılmaz bir ağrı oluşuyor, uyuşuyordu!Bunun nedenini bir türlü çözemedim! Şimdi fark ettiğim ikinci ve daha vahim bir durum var: pilden bahsederken yine aynı şey oluyor...elim, kolum ağrılar içinde uyuşuyor?! Hatta şu anda görselleri yüklerken bile pili görmek aynı etkiyi yapıyor!!!??? Ne diyebilirim?!..
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder