Sandy'e gerek yok!..21 Aralığı beklemeye de! Nasıl olsa hükümet esip, ezip geçiyor...tek adam şehrin ruhunu söküp alıyor, kaderini belirliyor; tıpkı tüm Türkiye üzerinde olduğu gibi...tüm görünümler; görmeye alıştığımız ve sevdiğimiz tüm görünümler değişiyor...o güzelim çizgileriyle eski vapurların değişmesiyle başladı her şey, sonra Marmaray'ın sevimsiz trenleri girdi hayatımıza ve o tarihi rayların üzerine...
Düşünmeden peş peşe yapılan düzenlemeler, değişiklikler insanları kasırgadan çıkmış hale getiriyor...insanların hayatları değiştiriliyor; Tarlabaşı Kentsel dönüşüm projesinde olduğu gibi...Lüksün kalbi Tarlabaşı'nda atacak ve ofisler metrekaresi 7 bin dolardan satışa çıkacakmış.
Taksim Meydanı düzenlemeleri; Büyükşehir Belediyesinin, Taksim Meydanı için yaptığı canlandırma çizim önce komple beton iken, şimdi web'e "yeşillendirilmiş" göz boyama amaçlı bir maket görüntü konmuş !Lütfi Kırdar döneminde yıkılan, yeniden yapılmasına Kültür Bakanı Günay'ın da karşı olduğu Topçu Kışlası diriltilecekmiş...Gezi Parkının 80 yıllık ağaçlarının üzerine!..Ahmet Vefik Alp'e hazırlatılan "Taksim Cumhuriyet Camii ve Dinler Müzesi"ne bir bakın...ödül almış! 40 m yüksekliğindeki Minare ana kubbe benzeri bir doku ile sarılmakta ve bir asansör hem kadınlar mahfeline bağlanan köprüye hem de şerefeye hizmet verecekmiş...Minareyi taçlandıran 4 küçük hilal 4 halifeyi, en üstteki büyük hilal de İslam dini ve kültürünü simgelemekteymiş!...Taksim Projesinde cami yok deniyor ama isterlerse kimseye sormadan bir gecede dikerler...ne ve neler olacağını bilmiyorum; neler yıkılır, üzerilerine neler yapılır?!...ama susup oturamam...ve seyirci kalamam biliyorum artık...Minibüslere akbil uygulaması, tüm manzarayı,tarihi görünümü ve dokuyu bozan, Atatürk köprüsünün yanındaki Haliç geçiş köprüsü , kaldırım, yol, asfalt çalışmaları...bir yandan çağı yakalayan bir görüntü sergilenmeye ve "değişim"in kaçınılmazlığı üzerine düzenlemeler yapılırken diğer yandan düşünce yapısı tarihin tozlu sayfalarına dönüyor! iSTANBUL BÜYÜK ŞEHİR!..nüfus da büyük...ne kadar düzenlerseniz düzenleyin "balık istifi" yaşamımızda nefes alacak bir alanlar yetmeyecek...hiç olmazsa olanı bozmayın!Nasılsa kargaşaya, trafiğe, yollara alıştık...yaşam sınırlarımızı bir nebze olsun kabullendik...artık değiştirmeyin yoksa uyum falan sağlayamıyacağız!
Not:21 aralık tarihiyle birlikte dünyanın sonunun geleceğinden çok kişisel, ailevi ve tarihsel boyutta bir dönemin bitip yeni bir dönemin başlayacağına inanmak istiyorum!
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder