15 Aralık 2014 Pazartesi

"saf"!


*Küçük prens de büyüdü ve kirlendi dünya… Ne cehalet, ne asalet… hiç birine yer yoktu bu dünyada aslında ama "sefalet" göbek adı diye kondu milyonlarca çocuğa!

*En iyisi çifte su verilmişidir çeliğin... ama bize  dediler en iyisi "çifte sürülmüş”üdür ineğin..."öküz"den daha fonetik! 

*Tarafsızdım ilkin… Sonra tutarsız oldum kendi kendime sorgularken kendimden öte dünyayı… tuhaftım ama tasasız başlangıçta… Ne başındaydım  ne ortasında ne de sonundayım derken  sonunda taraf oldum bir başıma! Belki de bilmiyordum 10 saniye sonrasını ama yaşamaya mecbur hissediyordum bu boktan dünyada küçük –güzel kırıntılar adına… 

*Cevapları aradım durdum; bulduğum hep hayal kırıklıkları… Sevgisiz  halkalardan oluşmuş, menfaat zincirleriyle örülmüş çoktan seçme-siz gerçek dedikleri… 

*Düzen dediğim benden öte sömürü düzeniydi… Kültür dediğim tüketim kültürüydü… HEPİMİZ ARAÇ OLMUŞTUK BU DOYMAK BİLMEYEN DEV GIRTLAĞI DOYURMAK ADINA!  “Caps lock” açık kalmıştı… fark ettim düzelttim... Bu kez harfler küçüldükçe küçüldüpuntolarda yok olup gitti tüm düşünceler!

*Narına yandım… Narayamanın Türküsü… çok bilindikler ile hiç bilinmeyenlerin denklemi… hayali kahramanların peşinde iç savaş gerilimi… 

*Saftı başlangıçta her şey… Saftık ama asalak ve salak olarak saflara ayrıldık… Çelişkileri soluduk birlikte...her şey gibi artacağına azaldık; yenilenmedik ve bölündük kontrolsüzce hücreler gibi... kontrolsüzce…
*Bulut yoktu bu gece gökyüzünde… Yıldızları yorgan yapıp yattım parmak izlerime…

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder